Okul Müdürümüzü Tanıyalım

Bildiğiniz gibi okulumuzun müdürü bu sene değişti. Okulumuzun yeni müdürü Murat YILDIRIM'ı daha yakından tanımak için kendisiyle röportaj yaptık. Öğretmenimize hem özgeçmişi ve meslek hayatı ilgili sorular sorduk, hem de öğretmenimizin okulumuz ve bizler hakkında düşüncelerini ve beklentilerini öğrenmeye çalıştık.


Röportajı, 17 Aralık Cuma günü öğle arasında Müdür Bey'in odasında gerçekleştirdik;

Hilal: Merhaba hocam. Eğer müsaitseniz sizi tanımak için, sizinle bir röportaj yapmaya geldik.
Müdür Bey: Tabii müsaidim buyurun.
Hilal: İlk olarak nerede ve kaç yılında doğdunuz?
Müdür Bey: Sivas, Gürün, 1954.
Deniz: Hangi okullardan mezun oldunuz?
Müdür Bey: İlk yaşadığım yerde köy ilkokulu. Ondan sonra Gürün İlköğretim Okulu, Malatya Lisesi, Marmara Eğitim Fakültesi. Buraya kadar yeter.
Hilal: Öğrencilik yıllarınızdan bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?
Müdür Bey: Öğrencilik yıllarımdan paylaşacağım şeyler değil de onlar pek eskilerde kaldı. Ama öğretmenlerimi çok severdim. En azından matematik öğretmenimi severdim. Çünkü tahtayı çok güzel kullanmasını biliyordu. Onun için kendim de zaten matematik öğretmeni oldum.
Deniz: Kaç yıl öğretmenlik yaptınız?
Müdür Bey: 1982'de atamam yapıldı. Ondan sonra Edirne’de görev aldım. 3 yıl orada çalıştım. Daha sonra İbrahim Turan Lisesi’ne geldim. İstanbul’da İbrahim Turan Lisesi’nde çalıştım. 1991’de Gürün Lisesi’ne gittim, 2 yıl orada çalıştım. Tekrar döndüm, İstanbul’da 1994’den itibaren de çeşitli okullarda "burası 4. okulum" müdürlük yaptım.
Hilal: Kaç yıldır müdürlük yapıyorsunuz?
Müdür Bey: 1994 dersem, 16 yıldır. Ondan önce müdür başyardımcılık, müdür yardımcılık… Devam edip gidiyor.
Deniz: Neden müdür olmayı seçtiniz?
Müdür Bey: Pek istemedim ama okulu çok seviyordum. Öğrencileri çok seviyordum. Okulumuz yarım gün eğitim yapan bir okuldu. Ben sabahçıydım. Sabahleyin gelirdim akşama kadar orada kalırdım. Müdürümüz vardı; "Gel seni müdür yardımcısı yapalım" dedi. O zaman müdür yardımcısı oldum ondan sonra da tesadüf.
Hilal: Mesleğinizin zorlukları var mı? Varsa neler?
Müdür Bey: İnsanla uğraşmanın zoru kolayı olur mu? Tabii ki zor. Her yönüyle zor. Hele bir okulda öğrencilerle ilgileneceksin, öğretmenlerle ilgileneceksin, hizmetlisiyle, artı velilerle ilgileneceksin, yukarıya karşı sorumlulukların bunların hepsi nedir? Zorluklarıdır. Ama genellikle öğretmenlerle, velilerle, öğrencilerle, çevremizdekilerle bunları aşmaya çalışıyoruz. Yukarıdaki destekle tabii. Milli Eğitim Müdürlükleri’mizin bize büyük destekleri var.
Deniz: Okulumuzu nasıl buldunuz?
Müdür Bey: Ben okulunuzu çok güzel buldum. Zaten aynı plan, fiziki mekânı aynı olan bir okuldan gelmiştim. Oranın öğrencisi biraz fazlaydı, 2000 öğrencisi vardı. Buranın ise 800-900 öğrencisi var. Okulunuz çok güzel. Çok da güzel bi çevrede. Ama bunu öğrenciler çok iyi değerlendirmesi lazım. Çünkü sınıflarınız 30-35 kişilik. Ben 90 kişilik sınıfları da eğitim - öğretime devam ettirdim ama burası gerçekten bu öğrenciler için çok güzel, ideal bi yer. Çok çalışmaları gerekir.
Hilal: Öğrencilerden beklentileriniz nelerdir?
Müdür Bey: Başarılı olmaları… Yani bizim hepimizin beklentisi. Yani bir velinin çocuktan ne beklentisi varsa bizim de öğrencilerimizden hepsinin başarıya ulaşması. Anadolu liselerinde okusunlar, gitsin yüksek okullarda okusunlar tekrar bizim yanımıza geldikleri zaman öğretmen olsunlar değil mi? Tabi ki burada bunların hepsi nedir? Karşılıklı diyaloglardır. Beklentilerdir.
Deniz: Okulumuzda ne gibi değişiklikler yapmak istiyorsunuz?
Müdür Bey: Okulunuzun, şu anda gördüğüm kadarıyla yerleşim yeri bakımından biraz zayıf kalıyor. Çünkü öğrenci kapasitesi çok düşük. Yükselmesi de mümkün değil. Ama burada bir statü değişikliği yapılmalı. Çevreden öğrenci aldığı gibi Esenyurt’tan da, başka bölgelerden de öğrenci almalı. O da ancak ne olur? Statü değişikliği olması gerekir. Yani etüt beslenme gibi. Örnek verecek olursam etüt beslenme gibi bi okul olmalı. Onun için her kesime hitap etmeli. Çünkü çevrede dikkat ederseniz fabrikalar var. Fabrikalarda çalışan insanlar var. Onların çocukları buraya gelmeli. Burası daha iyi bir eğitim yuvası haline gelmeli.
Hilal: Size birkaç da özel soru sormak istiyoruz. Yapmaktan hoşlandığınız şeyler nelerdir?
Müdür Bey: Şu anda yani benim her hangi bir şeyim yok. Zaten akşama kadar öğrencilerleyim. Boş vaktim de yok, sürekli buradayım. Puzzle bilir misiniz? Genellikle onlar üzerinde çalışıyorum. Onları yapıyorum yani. Şimdiye kadar da bol miktarda yaptığım puzzle var. Onlarla kendi evimde arkadaşlar hediye ediyor. Bu şekilde.
Deniz: Hangi tür müzikler dinliyorsunuz?
Müdür Bey: Türk halk müziği… Türk halk müziği çok severim. Halk müziği yeter mi? Çünkü yaşımıza uygun değil mi? Yani her dile hitap ediyor. Her kişiye hitap eden müzik türü.
Hilal: Okuduğunuz kitaplardan en beğendiğiniz hangisidir?
Müdür Bey: Okuduğum kitaplar… Genellikle müfredat kitaplarının okuyorum. Milli Eğitim’e bağlı olarak da müfredata ya da işte genelgeler gibi şeyleri okuyorum. Yani öyle roman okuma zamanım olmuyor. Ama müfredatla ilgili Milli Eğitim’in çıkarmış olduğu kitapları genellikle okuyorum. Dergiler de dahil olmak üzere.

Pekiiii… Benim size bir sorum var "Siz okulun nesinin değişmesini istersiniz?"

Bizden cevap yok…

Müdür Bey: Peki, hadi o zaman bunu düşünün…

0 yorum

Söyleyeceklerin Varsa

Bir Bi Derdim Var