Çünkü; pes etmek kaybetmeyi de yanında getirir. Bazen de işi inata bindirin. Senden bir şeyler alıyorsa hayat, sende ondan güzel vakitlerini al. Canını yakabilir, seni çok yoradabilir. Bu demek değildir ki; güzel günler olmayacak... Kaçmak uzaklaşmak istersin elbet. Gerekirse bunu da yap. Ama uzaklaştığın yerden tez dön. Aksi takdirde geç dönersen bıraktığın gibi olmayacaktır, hiçbir şey...
Asla pes etmeyin. Siz savaşın sadece. Çünkü zafer savaştığını görürse eğer hayatın boyunca seni hiç yalnız bırakmaz. Her doğan gün onun olmasıyla yeniden sevineceksin. Seni artık o uyandıracak... Karanlık kalbinize bir güneş misali doğacak ve aydınlık bir ömür yaşatacak.
Eğer hiç savaşmak istemiyorsanız, savaşacak şeylerde yapmayın. Tadında bırakın, kolayca atlatmaya bakın kötü şeyleri. Dilediğinizce yaşayın. Gülümseyin, gülümsetin...
Elbet olacaktır kötü şeyler. Bu da hayatın değerini anlatır. O hiç sevmediğin, seni bezdiren hayatın ne demek olduğunu anlatır. İnanın kötü şeyler de bazen güzel şeylerin habercisidir. Bir gözyaşının ardından gelecek gülümseme için temizlik yapması gibi... Arasıra kötü şeylere de izin verin. O zaman hiç bırakmayacaksın hayatı. Çünkü tadına yeni varıyorsunuz. Ve hep şunu tekrarlarsınız içininizden "Onu hiç kaybetmemeliyim." Sonunda galibiyet çanları sizin için çalar...
Deniz DİNÇ (8/A)
